Bir önceki yazımda İzmir'de CHP İl Başkanı belirleyicileri olarak belediye başkanlarının çok aktif olacağı öngörüsünü ele almıştım.
Yalnız geçmişten bariz bir farkla.
Artık büyük sandalyede oturan sadece Aziz Kocaoğlu olmayacak. Alaattin Yüksel’in istifası ile oluşan olumsuz tablo Kocaoğlu tarafı için önemli bir dezavantaj.
Ancak o kadar çok kişi aradı ki “Bu yarış belediye başkanlarının değil genel başkan yardımcılarının da yarışı olacak” diye.
Bu yönde kulislere kulak verdiğimde gerçekten de genel başkan yardımcıları Erdal Aksünger, Tekin Bingöl, Seyit Torun, Aykut Erdoğdu, Zeynep Altıok Akatlı hepsinin İzmir’deki yarışa ortak olma kararı aldığı kulağıma geldi.
Erdal Aksünger olası büyükşehir adaylığının rahatlatılması için İzmir Ticaret Odası kökenli parti içinde kucaklayıcı olacak bir işadamını il başkanlığına getirmeyi planladığı iş dünyası kulislerinde dilden dile konuşuluyor.
Zeynep Altıok Akatlı ve Musa Çam’ın Ali Hıdır Uludağ için lobi çalışması yaptıkları da kulislerde konuşulanlar arasında.
Aykut Erdoğdu ise İzmir siyasetinin kurdu olan Muhsin Kurt için baskılara şimdiden başlamış durumda.
Muhsin Kurt’un avantajı Gürsel Tekin ve Öztürk Yılmaz’dan da destek görebilecek nitelikte olmasında yatıyor.
Ne demeli…
İzmir’deki tabloyu Ankara’dan belirlemeye kalkışırsanız CHP klasikleşmiş hüsranlarından birini daha yaşar. Siz İzmir’i sadece İzmir belirler derseniz, herkes birbirini yer kalan sağlar ile siyaset yapamazsınız.
CHP öyle bir parti ki, hatta İzmir öyle bir şehir ki yalnızca bir genel başkanın tasarrufuna bırakılmaz. Sadece genel başkan yardımcılarına da bırakılmaz. Sadece belediye başkanlarıyla da yapamazsınız. Öyle bir satranç oynamalısınız ki ne şiş yanmalı ne de kebap…
YORUMLAR